Page 23 - Sürdürülebilir Enerji
P. 23
Enerjinin parlayan yıldızının yenilenebilir enerji olduğunu dile getiren Birol, “2023 yılında
dünya genelinde devreye giren elektrik santrallerinin yüzde 85’inden fazlası yenilenebilir enerji
santralleri. Bunun içinde en büyük payı da güneş alıyor. Esas nedeni maliyetlerin çok düşmüş
olması.” dedi.
Birol, Çin’in bu alanda da başı çektiğini belirterek, “Geçen yıl tarihi bir rekor oldu dünyada. 510
gigavat yenilenebilir enerji devreye girdi. Çin bunda çok büyük bir rol oynadı.” diye konuştu.
Dünya genelindeki elektrik şebekelerini tek tek incelediklerini anlatan Birol, şebeke kapasitesi
olmaması nedeniyle 1500 gigavat hazır yenilenebilir enerjinin ise atıl olarak beklediğini ifade
etti.
Nükleer enerji geri dönüyor
Birol, dünya genelinde nükleer enerjiye yönelimin yeniden başladığına dikkati çekerek şunları
kaydetti:
“Bunun 3 şekilde yaşanacağını düşünüyoruz. Birincisi, ‘nükleer tesislerimi kullanmayacağım’,
‘nükleerin payını azaltacağım’ diyen ülkeler tamamıyla fikir değiştirdi. Kimdi bu ülkeler?
Mesela Japonya, mevcut santrallerini tekrardan işletmeye almaya başladı. Güney Kore ve İsveç
de aynı politikayı izliyor. İkincisi, yeni nükleer santraller hemen hemen birçok ülkede yapılmaya
başlandı. Bunun başını da Çin çekiyor. Fransa, Polonya, Türkiye ve Amerika’da da konvansiyonel
yeni nükleer santraller yapılıyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nde de yeni bitti. Üçüncüsü de yeni
nükleer teknolojileri.”
Finansman sorunlarına rağmen nükleere ilginin arttığını belirten Birol, “Biz 2025-2026
yıllarında dünya nükleerden elektrik üretiminin şimdiye kadarki en yüksek seviyeye çıkacağını
düşünüyoruz.” ifadesini kullandı.
Birol, nükleer enerjiye yönelimdeki artışta enerji güvenliği ve emisyon salımı olmayışının etkili
olduğunu söyledi.
AB enerji fiyatları, enerji güvenliği açısından zor durumda
Türkiye için önemli ticaret partneri olan Avrupa Birliği’nde (AB) enerji alanındaki gelişmelerin
yakından takip edilmesinin önemli olduğunu dile getiren Birol, şunları kaydetti:
“AB enerji fiyatları, enerji güvenliği açısından baktığınız zaman oldukça zor durumda. AB stratejik
hatalar yaptı. Bunun da şimdi vebalini ödüyor. Hatalardan biri, bir ülkeye enerji açısından çok
fazla göbekten bağımlı olmak. Bu ülke kim olursa olsun, bu kadar büyük bir bağımlılık büyük
hata. Kimdi bu ülke? Rusya. AB, 24 Şubat’a kadar (Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başlangıcı) doğal
gazın yüzde 75’ini, petrolün yüzde 65’ini Rusya’dan alıyordu.”
Birol, bir diğer hatanın ise 25 yıl önce elektrik üretiminin yüzde 30’unu nükleer enerjiden
karşılayan Avrupa’nın bazı nedenlerle nükleer enerjiye sırtını dönmesi olduğunu belirterek,
“Şu anda bu yüzde 15’lere doğru düşmek üzere. Şimdi yeniden bir politika değişikliği oluyor
ama bu hata Avrupa’nın elini bayağı zayıflattı.” değerlendirmesinde bulundu.
AB’nin üçüncü stratejik hatayı da güneş teknolojileri alanında yaptığını ifade eden Birol,
“Dünyadaki güneş panellerinin yüzde 85’i tek bir ülkede imal ediliyor, o da Çin. Avrupa’nın hatası
ne diyeceksiniz burada? Avrupa’nın hatası şu, esasında yaklaşık 25 yıl önce güneş panellerinin
imalatına ilk başlayan yer Avrupa’ydı. Özellikle İtalya, Almanya, İspanya sübvansiyonlar verdiler,
bunu kurdular ama 5-6 yıl sonra işin peşini bıraktılar, sonra da Çin aldı.” dedi.
www.time-medya.com 23