Page 18 - TÜRKİYE'DE BANKACILIK & FİNANS
P. 18
Dolayısıyla, bankacılık sektörünün son yıllarda Projeksiyon ve hedefler
kar yaratma gücü düşmeye başlamıştır. İlaveten Küresel kriz sonrasında uluslararası finans
önümüzdeki dönemde, ABD Merkez Bankası sektörünün içinde faaliyet gösterdiği ekonomik
FED’in para politikasında normalleşmeye ve yasal koşullarda büyük değişimler
gitmesi ile birlikte faizlerin yükselecek olması gerçekleşmiştir. Finansal kurumlar bir
Türk tahvillerinin faizlerinin artmasına yol yandan krizin yarattığı hasarı gidermeye
açarak, halihazırda kar yaratma gücü zayıflayan çalışırken, diğer yandan Basel III gibi yeni yasal
sektör için karlılık artışının önündeki bir uygulamalara uyum sağlamaya çalışmaktadır.
başka engel olarak karşımıza çıkabilecektir. Türk bankacılık sektörü ise daha önce de
Yüksek kredibilitesi ile yurtdışından sorunsuz belirttiğim gibi bu krizi başarıyla atlatmıştır.
borçlanabilen Türk bankacılık sektörü Yine de, hem makro ekonomik konjonktür hem
yurtdışında faizlerin artması ile birlikte kaynak de makro ihtiyati tedbirler Türk bankalarının
maliyetlerine bir yenisini daha eklemek kârlılıklarını 2015 yılında etkilemeye devam
durumunda kalabilecektir. edecektir. Bunlara ek olarak Basel-III
kapsamındaki yasal düzenlemeler bankaların
Diğer yandan sermaye yeterliliği rasyosu yeni bir uyum sürecine girmesine yol açacaktır.
Haziran 2015 itibariyle %15,4 ile makul Bankalar bir yandan değişen mevzuata
seviyede olmakla birlikte, artan kredi hacmi uyum sağlamaya çalışırken, diğer yandan
dikkate alındığında önümüzdeki dönemde da karlılıklarını artırmaya ve maliyetlerini
sermaye yeterliliğinin korunabilmesi için düşürmeye çalışmaktadır. Dolayısıyla artan
karlılığın sürdürülebilir olması ve nakdi rekabet ortamı, mevcut fiyatlama stratejileri,
sermaye artışlarının daha da önem kazanması operasyon modelleri, yatırımlar ve maliyet
beklenmektedir. kalemlerinin yeniden gözden geçirilmesine yol
açacaktır.
Dikkate alınması gerek bir başka husus ise,
belirsizliklerin arttığı dönemlerde reel sektörün Diğer bir ifadeyle, değişen mevzuata uyum
gelişmelerden olumsuz etkilenme olasılığının sağlamaya çalışan Türk bankaları özellikle
artmasıdır. Bu durum, kredi geri dönüşlerinde yeniden fiyatlandırma ve kredi yönetimi
sorunlara yol açarak bankacılık sektörünün uygulamalarına ilişkin stratejilerini tekrar
aktif kalitesini bozabilmektedir. Ayrıca oluşturmak zorunda kalacaktır. Bu kapsamda
böyle dönemlerde bankaların, hanehalkının da, risk yönetimi model ve yapıları daha da fazla
yüksek borç yükümlülükleri nedeniyle önem kazanacaktır. Diğer yandan maliyetleri
bireysel kredilerini de daha yakından izlemesi kontrol altına alabilmek için organizasyonel
gerekmektedir. yapı ve şube modellerinin gözden geçirilmesi
gündeme gelecektir. Müşteri açısından
Bankacılık sektörünün karşılaşabileceği söz bakıldığında ise müşterilere tüm ürün ve
konusu sorunların daha iyi yönetilebilmesi hizmetleri satmaya çalışma yaklaşımından
açısından; reel sektörün finansal yapısının vazgeçilerek, ihtiyaç bazlı yaklaşımlara
bankacılık sektörü tarafından daha şeffaf bir geçilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu sayede
şekilde takibinin sağlanabilmesi amacıyla müşteri, ihtiyaçlarına uygun ürünleri kendisine
kayıtdışı ekonomiye ilişkin olarak alınan sunabilen bankası ile daha fazla sadakate
önlemlerin artırılmasının, Bankacılık dayalı bir ilişki de kurabilecektir. Ayrıca,
Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından Türkiye yüksek genç nüfusuna sahip bir ülke
sektörün sermaye yeterliliğinin güçlü ve farklı beklentileri nedeniyle genç neslin
tutulması için uygulanan kar dağıtımının ilgisini çekecek yeni stratejilerin oluşturulması
sınırlandırılmasına ilişkin politikanın gerekmekte. Bu gelişmeleri destekleyecek
sürdürülmesinin ve bankacılık sektörünün en önemli faktör ise teknolojik alanındaki
yapısal sorunu olan vade uyumsuzluğu gelişmeler olacaktır. 1990’lı yıllarda ATM’ler
hakkında ilgili otoriteler tarafından alınan ve sonrasında internet bankacılığı, bankacılık
önlemlerin devam ettirilmesinin önem sektörünün yeni hizmetleri daha uygun
taşıdığını düşünüyorum. Ayrıca, kamu maliyetlerle sunmasına imkan tanımıştır.
otoriteleri ile sektör temsilcileri arasındaki İçinde bulunduğumuz dönemde ise teknolojik
istişarelerin sürdürülmesinin ise sorunların gelişmelerin hızı önemli ölçüde artmıştır. Bilişim
erken tespit edilerek her iki tarafın da daha hızlı teknolojilerinin günümüzde ulaştığı seviyede
ve etkin önlemler almasına imkan tanıyacağına daha önce sunulması maliyetli ya da imkansız
inanıyorum. olan pek çok hizmetin ve ürünün bundan sonra
banka müşterilerine daha hızlı bir şekilde ve
uygun maliyetle sunulabileceğine inanıyorum.
Ayrıca, önümüzdeki yıllar için dijital bankacılık
18 Türkiye’de Bankacılık & Finans