Page 16 - 2023'e 4 kala güçlü yarın Sürdürülebilir Tarım

Ülkemizin hidroelektrik enerji üretim önemini daha da arttı. DSİ olarak Kalkınma
kapasitesinin hızla gelişmesinde 2003 Planı’nda belirlenen hedefler doğrultusunda
yılında yürürlüğe girerek özel sektöre enerji ihtiyaçların önceliği ve mali kaynaklar dikkate
yatırımlarının kapısını açan “Su Kullanım alınarak, su kaynaklarımız başta tarımsal
Hakkı Anlaşması Yönetmeliği’nin de büyük sulama olmak üzere çok maksatlı olarak
katkısı oldu. Söz konusu yönetmelik, kapasite optimum bir şekilde değerlendirilmekte
artışının yanında HES projelerinin özel sektöre ve bu maksatlara yönelik her türlü tesis
açılmasıyla devletin sırtından 60 milyar dolar projelendirilmektedir. Tarımda verimliliğin
civarında bir yatırım yükünün kaldırılmasına arttırılması için sulanabilecek alanların
da vesile oldu. tamamının sulanması ve suyun etkin
kullanımının sağlanması kuruluşumuzun
Su Kullanım Hakkı Anlaşması Yönetmeliği’nin hedefi olarak belirlendi. Bu maksatla ayrıca
yürürlüğe girdiği 2003 yılından bu yana özel sulamadan dönen suların tekrar kullanılması,
sektör tarafından 547 adet HES işletmeye evsel atık suların kullanımı için çalışmalar
alınmış, üretimimiz 100 Milyar kWh’ye yapılmaktadır; çiftçilerin su tasarrufu sağlayan
ulaşmıştır. Şu an itibariyle ise ülkemizde modern sulama yöntemlerini uygulamalarını
644 adet HES işletmede olup, 55 adet teşvik etmek ve çiftçi eğitimleriyle bunun
HES’in inşaatına da devam edilmektedir. yaygınlaştırılmasını sağlayan politikalara
Cumhuriyetimizin 100. yılında bu önem veriyoruz.
kapasitesinin 135 milyar kWh’ye çıkarılması
hususunda devlet ve özel sektör el ele yoğun Sayaç sistemiyle yer altı suyu rezervini
bir çalışmanın içerisinde bulunuyor. emniyetli seviyede tutuyoruz
“Su kaynaklarının korunması” adına yapılan
İklim değişikliğinin su kaynaklarına çalışmaları iki kalem altında toplamak
etkisi önemli mümkündür. Su arzının artırılması ve su
İklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin başında talebinin azaltılmasına yönelik tedbirler
su kaynaklarına olan etkisi gelmektedir. Su olarak isimlendirilen bu çalışma kalemleri
kaynakları konusu sağlık, tarım, biyoçeşitlilik, ile iklim değişikliğinin etkilerinin daha az
enerji, sanayi gibi sosyoekonomik konular hissedilmesine yönelik “uyum” faaliyetleri
ve çevre sektörüyle etkileşim halindedir. yürütülmektedir. Arzın artırılmasına ilişkin
Yeryüzünde gerçekleşen çoğu faaliyet bir tedbirler kapsamında ilk olarak depolama
şekilde su kaynakları ile ilişkilidir. Sıcaklık kapasitesi artırılmaya çalışılmaktadır. Bu
arttıkça, insanlar ve ekosistem daha fazla doğrultuda artan su ihtiyaçlarını karşılayacak
suya ihtiyaç duyarlar. Tarım, hayvancılık ve nispette ve gelecek su ihtiyaçlarını belli
ürünlerinin yetiştirilmesi, hidroelektrik enerji oranlarda garanti altına alacak baraj ve
üretimi gibi birçok önemli ekonomik faaliyette göletler inşa edilmektedir. Ayrıca atık
suya ihtiyaç vardır. Bu faaliyetler için su arıtma çalışmalarıyla arıtılan suların
ulaşılabilir su miktarı, dünyanın ısınmasıyla tekrar kullanıma sunulması da su arzının
birlikte azalabilir ve su kaynakları için rekabet arttırılmasına katkı sağlayacaktır. Bu
artabilir. Bu nedenle iklim değişikliğinin su doğrultuda tüm atık su tesislerimizde
kaynaklarına etkisi konusu oldukça önemlidir. arıtılmış atık suyun sulamada kullanılmasına
imkân sağlayacak üniteler projelendirilmiştir.
Modern sulama yöntemlerini Küresel Isınma ve İklim Değişikliği ile
teşvik ediyoruz mücadelede DSİ tarafından yürütülen ikinci
Ülkemizde suyun yaklaşık yüzde 70’i tarımsal kalem çalışmaları “Su Talebinin Azaltılması”na
maksatla kullanılıyor. Önümüzdeki yıllarda ilişkin tedbirler oluşturur. Bu çerçevede
sanayi ve hizmetler sektörünün artan su suyun tüketicisine ulaşması esnasında ortaya
ihtiyacının karşılanabilmesi su yönetiminin çıkan kaybın önlenmesine yönelik faaliyetler
yürütülmektedir.

16 SÜRDÜRÜLEBİLİR GIDA & TARIM