Page 27 - Sürdürülebilir Büyüme
P. 27
Mevcut göstergeler reel sektörde artan üretimin açıkları, gelişmekte olan ülkelerde de bozulan
beraberinde istihdam artışını da getirdiğini bir trend göstermiştir. 2010-2016 döneminde
ortaya koymaktadır. Büyüme tarafındaki güçlü gelişmiş ülkelerde bütçe açığının milli gelire
seyir ve istihdamı artırmaya yönelik aldığımız oranı ortalama yüzde 5,3, OECD ülkelerinde
tedbirlerle birlikte Haziran-Ağustos döneminde ortalama yüzde 4,8 ve gelişmekte olan ülkelerde
tarım dışı istihdamda önemli artışlar olmuştur. ise ortalama yüzde 2,5 iken aynı dönemde
Bu gelişmede özellikle sanayi ve hizmetler Türkiye’de genel devlet açığının GSYH’ye oranı
sektöründe yaşanan istihdam artışları belirleyici sadece ortalama yüzde 1 olmuştur.
olmuştur.
İhracatın bölgesel ve sektörel kompozisyonundaki
İktidara geldiğimiz günden bu yana aldığımız çeşitlenme aynı zamanda hedef pazarların
kararlar girişimciliği, istihdamı, yatırım büyüme öngörüleri de dikkate alındığında
kapasitesini, katma değeri yüksek üretimi ve Türkiye’nin ihracat potansiyelinin önümüzdeki
hizmetler sektörünü destekleyerek ekonomiye dönemlerde güçlü seyredeceğine işaret
itici güç oluşturmuştur. Hükümet olarak ekonomik etmektedir.
istikrarın büyüme ile büyümenin de yatırımlarla
sağlanacağına inanıyoruz. Bu nedenle üretimi 2017 yılında düşük bütçe açığı ve düşük borç
ve ihracatı destekleyecek teşvikler ve destekler yükü sayesinde sahip olduğumuz “mali alanı”
getirdik. İşletmelerin finansmana erişimlerini kullanmak suretiyle ekonominin büyümesine
kolaylaştırdık. Ar-Ge, inovasyon ve nitelikli destek olduk. Ekonominin büyümesine katkı
insan gücünün yetiştirilmesine büyük kaynaklar yapmak amacıyla uygulamaya koyduğumuz vergi
ayırdık. Teşvik sistemi kapsamında proje bazlı ve harcama programlarının etkisiyle merkezi
süper teşvik sistemini hayata geçirdik. Yatırımın yönetim bütçe açığının 2017 yılsonunda 61,7
ölçeğine, alanına, ülke için arz ettiği stratejik milyar TL olmasını öngörüyoruz. Bu kapsamda
önemine ve sağlayacağı katma değere bağlı 2016 yılında yüzde 1,1 olarak gerçekleşen merkezi
olarak her bir yatırımcı için yatırımcıya özel yönetim bütçe açığının GSYH’ye oranının 2017
teşvik belgesi verme imkanını getirdik. yılında yüzde 2 olmasını bekliyoruz. Genel devlet
açığının da aynı dönemde yüzde 1,3’ten yüzde
2017 yılı Ocak-Ekim döneminde geçtiğimiz 2,4’e yükselmesini tahmin ediyoruz.
yılın aynı dönemine kıyasla imalat sektörüne
verdiğimiz yatırım teşvik belgesi yüzde 63 Makroekonomik istikrarın sürdürülmesi
artarak 1.526’dan 2.495’e çıkmıştır. Söz konusu 2018 yılında ekonomik büyüme yüzde 5,5
teşvik belgelerinde öngörülen sabit yatırım olarak hedeflenmiştir. Üretim sektörleri yoluyla
tutarı geçtiğimiz yıla kıyasla yüzde 55 artarak büyümeye hizmetler sektörünün 3,4 puan,
32,3 milyar TL olmuştur. Bu yatırımların hayata sanayi sektörünün 1,1 puan ve tarım sektörünün
geçirilmesi ile önümüzdeki dönemde ekonomide 0,3 puan katkı vereceği beklenmektedir. Toplam
önemli katma değer yaratılması söz konusu talep açısından büyümeye toplam tüketimin
olacaktır. 2,9 puan, sabit sermaye yatırımlarının 1,6 puan
katkı vereceği; 2017 yılına göre net mal ve hizmet
Türkiye, iktidara geldiğimiz 2002 yılından ihracatının katkısında ise nispi bir gerileme
bu yana uyguladığı mali disiplin ve ihtiyatlı olacağı tahmin edilmektedir. Dış talep kanalında
makroekonomik politikalar sayesinde kamu ise turizm sektöründe canlanmanın büyümeye
maliyesinde küresel ölçekte örnek gösterilen bir daha fazla katkı vermesi beklenmektedir.
ülke haline gelmiştir.
Enflasyon oranının aşağıya çekilmesi amacıyla
Küresel kriz sonrası dönemde Türkiye hem Merkez Bankası sıkı para politikasına devam
bütçe açığı hem de borç yükü bakımından hem etmektedir. Gıda Komitesi ile fiyat oynaklığını
gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerden azaltan önemli kararlar aldık. Maliye politikası ile
pozitif yönde ayrışmıştır. Kriz sonrası dönemde bütçe açığını ve kamu borç yükünü aşağı çekerek
gelişmiş ülkelerde çok yüksek seyreden bütçe bu sürece yapısal olarak katkı sağlayacağız.
www.time-medya.com 27