Page 151 - Güçlü Ekonomi

BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’un da söylediği gibi bundan sonra artık global işbirliği konusunda yeni
bir döneme girilecek. İnsanlık tarihinde ilk defa iklim değişikliği küresel bir sorun olarak kabul edildi
ve tüm ülkeler emisyonlarını azaltmak ve iklim değişikliği nedeniyle ortaya çıkan sorunları çözmek için
harekete geçmek gerektiği konusunda uzlaştılar.
COP 21'in sonunda imzalanan ve bir diplomasi zaferi olarak adlandırılabilecek Paris Anlaşması’nın
içeriğine bakacak olursak, 5 konunun öne çıktığını görüyoruz:
1. Emisyonların azaltılması
2. İklim değişikliği ile mücadelede tüm hesaplama ve raporlamaların şeffaf olması
3. Ülkelerin iklim değişikliğine uyum kabiliyetlerinin artırılması
4. Ülkelerin iklim değişikliği nedeniyle uğradıkları zararların giderilmesi
5. Emisyonların düşürüldüğü temiz bir gelecek için ülkelere her türlü desteğin sağlanması
Anlaşma uyarınca, ülkeler daha önce bildirmiş oldukları emisyon azaltım hedefleri ile ilgili aksiyon
planlarını açıklayacaklar ve anlaşmanın yürürlüğe gireceği 2020 yılından itibaren 100 milyar dolar olarak
belirlenmiş olan finansman desteğinin sağlayacağı imkanlar ile emisyon azaltımına başlayacaklar;
böylece yeni teknolojilerin geliştirilmesinin de önü açılmış olacak. İş dünyasına da bu yeni dönemde
çok önemli görevler düşüyor. Tüm iş süreçlerinin düşük karbon ekonomisine geçiş için uygun hale
getirilmesi, ülke hedeflerine ulaşmak için gereken dönüşümlerin yapılması gerekiyor. Bu yeni dönemde
“inovasyon ve işbirliği” sıklıkla duyacağımız kavramlar olacak.

Türkiye olarak Orta Vadeli Ekonomik Program, bu konu başlıklarındaki açıklarımızı giderme yönünde
kurgulanmış durumda. Bunun için kamu, iş dünyası ve akademik çevreler el ele çalıştığında fark
yaratmamız mümkün olacak.

www.time-medya.com 151