Page 43 - Gelecek icin Surdurulebilirlik
P. 43

Tüm bu çalışmaların yanı sıra dünyanın geleceği  etkileri üzerine yaptıkları çeşitli araştırmaları
                  için kritik bir öneme sahip olan ormanlarımızı ve  kamuoyuyla paylaşarak, bu konuda hem
                  su alanlarımızı da korumamız da kritik öneme  farkındalığı artırıyor hem de veri paylaşımında
                  sahip.                                         bulunuyorlar.

                  Bilinçsiz su kullanımı hem kaynaklarımızı      Avrupa’nın değil dünyanın geleceği için
                  tüketiyor hem de cari açığımızı etkiliyor      kritik bir öneme sahip
                  Ormanlar, oksijen kaynağı olmalarının yanı sıra  Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM) ile ham maddeden
                  doğal  yutak  alanları  olarak  da  emisyonların  iş süreçlerine, üretimden nihai tüketiciye uzanan
                  azaltılmasını sağlıyor. Dolayısıyla ormanların  bir sistemin kuralları  yeniden belirleniyor.
                  sadece korunması ve tahribatının önlenmesi  Paris İklim Anlaşması çerçevesinde sunulan
                  değil aynı zamanda  genişletilmesi Türkiye’nin  niyet edilen ulusal katı beyanı çerçevesinde ise
                  önemli konularından biri olmalıdır.            ülkemizdeki sera gazı emisyonlarının 2030’da
                                                                 yüzde 21 oranına kadar artıştan azaltım yapması
                  Diğer  taraftan ülkemiz henüz su fakiri  olmasa  öngörülüyor. Dolayısıyla her iki sözleşme de
                  da bunun sınırında geziyor. Geçmişte organize  yalnızca Avrupa’nın değil dünyanın geleceği için
                  sanayi bölgelerinde 20-30 metrede suya  kritik bir öneme sahip.
                  ulaşılırken günümüzde bazı  bölgelerde 350-400
                  metrelere inilmesi  de yalnızca  yer üstü  değil  Diğer taraftan bu dönüşüme ayak uydurulamadığı,
                  yer altı kaynaklarımızın da giderek tükendiğini  özellikle  Sınırda  Karbon    Düzenlemesi
                  gösteriyor. Önümüzdeki süreçte su fakiri olup, dış  mekanizması  kapsamında  gerekli  dönüşümler
                  tedariğe gereksinim duymamak için tıpkı enerji  yapılmadığı  takdirde  Türkiye  en  büyük  ihracat
                  gibi suyu da tasarruflu ve verimli kullanmayı  pazarı olan Avrupa Birliği pazarını kaybetme
                  öğrenmeliyiz. Ayrıca endüstride su tüketimini  riskiyle karşı karşıya kalabilir. Bu nedenle bir an
                  azaltarak, enerji tüketimimizi de düşürebiliriz.  önce işletmelerin yeşil dönüşümlerini sağlamak
                  Çünkü suyu ısıtmak veya soğutmak için de ciddi  zorundayız.  Aslında  büyük    işletmelerde
                  bir enerji harcıyoruz. Dolayısıyla bilinçsiz su  farkındalığın giderek arttığını görüyoruz. Artan
                  kullanımı hem kaynaklarımızı tüketiyor hem de  enerji maliyetleri ve global tedarik zincirlerinin
                  cari açığımızı etkiliyor.                      karbon nötr hale gelmesinin gerekliliği nedeniyle
                                                                 enerji hizmet şirketleri artık kömür ve doğal gaz gibi
                  2007’den bu yana çalışıyoruz                   fosil yakıtlardan çıkmaya yönelik  işletmelerden
                  Türkiye’de enerji verimliliği alanındaki çalışmalar  talepler alıyor. Bu çok önemli bir yaklaşım. Ancak
                  2007 yılında yürürlüğe giren Enerji Verimliliği  ülkemizdeki işletmelerin yüzde 99,8’ini oluşturan,
                  Kanunu ile hız kazanmaya başladı. 2010 yılından  2020  verilerine  göre  Avrupa  ile  ihracatımızın
                  kurulan derneğimiz EYODER de o tarihten  yüzde 36,4’ünü yapan ve aynı zamanda büyük
                  itibaren enerjinin verimli ve sürdürülebilir  işletmelerin de en önemli tedarikçisi olan
                  üretilmesi, tüketilmesi ve yönetilmesi için  KOBİ’lerin önünde uzun bir yol var. Bu noktada
                  çalışmalarına devam ediyor. Bu bağlamda  Verimlilik Artırıcı Proje (VAP) destekleri, 5. Bölge
                  yaptığımız tüm çalışmalar sürdürülebilirliğe  Yatırım Teşviki, Enerji Performans Sözleşmeleri
                  ve doğaya katkı  sunmaya  hizmet ediyor. Diğer  gibi önemli çalışmalar yapılıyor. Yakın zamanda
                  taraftan çeşitli sosyal sorumluluk projeleri  yürürlüğe girmesini umduğumuz İklim Kanunu
                  de yürütüyoruz. Enerji verimliliği alanındaki  ile birlikte desteklerin artacağını düşünüyoruz.
                  farkındalığı  artırmak  üzere  üniversitelerde  Bunlara ek olarak Kamuda Enerji Performans
                  çeşitli dersler veriyor, derneğimizi davet eden  Sözleşmeleri ile ilgili olarak belediyelerin
                  Türkiye’nin dört bir yanındaki belediyelere ve  teminat verebilir bir yapıya kavuşturulması,
                  sivil toplum kuruluşlarını ziyaret edip bu konuyu  enerji  performans  sözleşmelerinin  finansmana
                  anlatıyoruz.  Başta  okullar  olmak  üzere  çeşitli  erişiminin kolaylaştırılması ve hukuki altyapının
                  kamu kurumlarında ücretsiz enerji etütleri  düzenlenmesi      sürece   önemli    bir  katkı
                  yapıyoruz. Dernek olarak yaptığımız etkinliklerde  sağlayacaktır.  Son  olarak  bu  desteklerin  ticari
                  katılımcılara  plaket  takdim  etmek  yerine,  onlar  binalara, üniversitelere ve hatta konutlara
                  adına TEMA’ya fidan bağışında bulunuyor, yeni  yayılması, enerjisinin yaklaşık yüzde 75’ini ithal
                  orman alanlarının açılmasına katkı sağlıyoruz.  eden ve cari açığını kapatma çabasında olan
                  Tüm bunların yanında derneğimizin üyesi olan  ülkemiz için büyük bir adım olacaktır.
                  şirketler de enerji verimliliğinin sanayiye, kamuya






                                                                                              www.time-medya.com  43
   38   39   40   41   42   43   44   45   46   47   48