Page 35 - Sermaye Piyasaları 2017
P. 35
İstanbul'un Finans Merkezi olması
bankacılık sektörüne uluslararası 2017 yılı için Dünya Bankası tahminlerine göre
küresel ekonomide beklenen büyüme %2,8
alanda rekabet avantajı kazandıracak
seviyelerinde kalacak. Dünya Bankası’nın
İstanbul Finans Merkezi projesi uluslararası
Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme beklentisi
standartlarda işleyen bir hukuk altyapısının
ise %3,5 seviyesinde. AB ile ilgili olarak
oluşturulması, finansal ürün ve hizmet
referandumlar sonrası artan kırılganlıklarla
çeşitliliğinin artırılması, vergi sisteminin
derinleşen siyasi belirsizlikler uluslararası
basitleştirilmesi ve etkinleştirilmesi, düzenleyici
sermayenin bu piyasalara temkinli yaklaşması
ve denetleyici çerçevenin geliştirilmesi, fiziksel
sonucunu doğuruyor. Asya ekonomilerinde
ve teknolojik altyapının güçlendirilmesi, nitelikli
büyüme beklentileri ortalamada %6,5
insan kaynağı ihtiyacını karşılayacak bir eğitim
civarında olmakla birlikte, küresel ve bölgesel
altyapısının sağlanması ve dünya ölçeğinde
risklerin bu coğrafyada da ekonomik aktivite
tanıtım ve izleme yapacak bir organizasyon
üzerinde baskı yaratması bekleniyor. Güney
yapısının oluşturulması gibi öncelikleri
Amerika’da ekonomik büyümenin 2017’de
ve eylemleri kapsıyor. Finansal hizmetler
%1,2 ile küresel büyümenin önemli ölçüde
sektörünün GSYH içindeki payının %3’lerden
altında kalacağına ilişkin tahminler yine bu
%6’lara çıkarılmasını ve piyasalarda yaşanacak
piyasalarda siyasi ve ekonomik konjonktürün
hızlı değişimlere aynı hızda ve esnek bir şekilde
kırılganlıkları belirginleştireceğine işaret
cevap verebilecek tarzda yapılanmayı öngören
ediyor. Böyle bir ortamda, Türkiye’ye ilişkin
İstanbul Finans Merkezi projesi içerdiği tüm bu
risklerin iyi yönetilmesi ve Körfez kaynaklı
unsurlarla, halihazırda gelişmiş bir altyapıya ve
sermaye başta olmak üzere ülkemize yönelik
güçlü bir mali bünyeye sahip olan bankacılık
sermaye akımlarının tekrar ivme kazanması
sektörümüze kuşkusuz uluslararası boyutta
durumunda, finansman maliyetlerinin nispeten
rekabet avantajı kazandıracaktır.
düşmesi, dolayısıyla ekonomide büyümenin
ivme kazanması ve hatta beklentilerin üzerine
İş Bankası’nın bölge ülkelerinde genişleme
çıkması olasılığı artabilecektir.
politikasının da bu projeye ciddi bir katkı
yapabileceğini düşünüyoruz. Ülkemizin içinde Yurt dışından sağlanan kaynak
bulunduğu coğrafyadaki siyasi istikrarsızlık
ve ülke ekonomisinin taşıdığı risklerin iyi 5 milyar dolara yaklaştı
yönetilerek İstanbul’un gerek jeopolitik gerekse 15 Temmuz’daki darbe girişimi, yakın
demografik özellikleri ile yarattığı avantajların coğrafyamızda devam eden sorunlar,
olabildiğince etkin kullanılması, İstanbul derecelendirme kuruluşlarının not indirimleri
Finans Merkezi projesinin başarısında kritik ve ABD seçimlerinin akabinde Türk Lirasının
öneme sahip olacaktır. Bu projenin İstanbul’u hızlı değer kaybı yalnızca bankacılık sektörü
Körfez sermayesi için de cazibe merkezi haline değil tüm ekonomi açısından önem arz eden
getirmesini bekliyoruz. gelişmelerdi. Sağlam mali bünyeleriyle Türk
bankaları bu olumsuzluklar karşısında son
AB'deki siyasi belirsizlikler uluslararası derece güçlü bir duruş sergiledi. Özellikle
böyle dönemlerde sorgulanmaya başlanan yurt
sermayenin temkinli olmasına yol açıyor
dışı borçlanma işlemlerini sıkıntı yaşamadan
Gelişmiş ekonomilere sahip ülkelerde yaşanan
gerçekleştirdik.
siyasi ve iktisadi çalkantıların gelişmekte olan
ülke piyasalarına etkisi, bu ülkelerin ekonomik
2016 yılında İş Bankası olarak sendikasyon,
ve siyasi kırılganlıkları ile birleşerek farklılaşıyor.
seküritizasyon ve eurotahvil ihracı yoluyla yurt
Uluslararası sermaye bu durumu Brexit, ABD
dışından sağladığımız kaynak 5 milyar dolara
Başkanlık Seçimleri, İtalya’da kabine değişikliği
yaklaştı.
gibi son yaşanan gelişmelerde tekrar test etti.
www.time-medya.com 35