Page 52 - Sürdürülebilir Büyüme

Türkiye bu strateji bağlamında sanayileşmeyi Bu gelişmeyi Türk gemiciliğinin konumunu
deneyen ülkelerden birisidir. Bu deney ünlü kaybettiği şeklinde yorumlamak belki doğru olmaz
“24 Ocak Kararları”na kadar devam etmiştir. Bu ama Türk bayraklı gemilerle yapılan taşımanın
noktadan sonra Türkiye’nin dış ekonomik ilişkileri oransal olarak ciddi biçimde gerilediği söylenebilir.
aşamalı olarak libere edilmiş ve dışa açılmıştır. Bu üzerinde durulması gereken bir noktadır.
Önce ithalat yasakları tasfiye edilerek ticaret
serbestleştirilmiş ardından kambiyo düzeni Üzerinde durulması gereken bir başka konu da
serbest kur esasına göre yeniden biçimlendirilmiş deniz taşımacılığının denizde ve karada ihtiyaç
ve 1980’lerin sonunda Türkiye ekonomisi dışa açık, duyduğu personelin nitelikleriyle ilgilidir. Gelişimi
liberal bir ekonomi hüviyeti kazanmıştır. itibariyle Türk denizciliği gemicilik bağlamında
yetişmiş elemanlar tarafından yönetilip
1980'lerin ortasında dış ticarette yönlendirilmektedir. Başlangıcı itibariyle bu tüm
dikkate değer gelişmeler yaşandı dünyada gözlenen bir pratiktir. Ancak ticaret ve
Liberalleşme ve dışa açılma süreci hem iktisadi denizcilikte görülen gelişme deniz taşımacılığı ve
yapının hem de dış ticaretin değişip dönüşmesine işletmeciliğinde bazı değişikliklerin yapılmasını
neden olmuştur. Bu bağlamda deniz taşımacılığının gerekli hale getirmiştir. Denizciliğin ticarete katkısı
da geliştiği ve Türkiye’nin dış ticaretine katkı salt taşımanın ötesine geçmiş, karada da forwarder,
yapmaya başladığı söylenebilir. 1985 yılında broker, liman işletmesi, kumanya hizmetleri ve
Türkiye’nin ihracatı 7.9 milyar dolar ithalatı da 11.3 gemilere servis sağlanması gibi alanlarda sürece
milyar dolardır. 2001 yılında ihracat 31.3 ithalat da katılmayı gerektiren bir düzeye ulaşmıştır.
51.5 milyar dolara çıkmıştır.
Günümüz dünyasında bu işlevlerin salt gemi
2016 yılı sonu itibariyle ihracat 142.5 ithalat ise 196.6 adamlığı formasyonu ile sürdürülmesi güçtür.
milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Bu verilerden Bu niteliğe sahip elemanların ekonomi, işletme,
hareketle 1980’lerin ortasında ticaret rejiminin muhasebe, istatistik ve benzeri gibi alanlarda
değişmesinden sonra Türkiye ekonomisinin dış eğitilmesi ve edinilen bilgiyi denizcilikle
ticaretinde dikkate değer bir gelişme olduğu bağdaştıracak bir formasyon kazanmış olması
söylenebilir. Deniz taşımacılığının bu gelişmeye gerekmektedir. Bu gün itibariyle Türkiye’de bu
bütünüyle ayak uydurduğunu söylemek zordur. Dış tür eğitimi verebilecek kurumlar ortaya çıkmaya
ticaret taşımalarında Türk bayraklı gemi payı 1980 başlamıştır. Geleneksel gemicilik eğitiminin
yılında yüzde 31 olarak belirlenmiştir. Bu oran 2000 öncülerinden Piri Reis Üniversitesi son dönemde
yılında da aynı düzeydedir. Elimizdeki son veri bu bir de İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’ni devreye
payın 2015 yılında yüzde 12 düzeyine gerilediğini sokarak denizcilik işletmelerine bu yönde eğitim
göstermektedir. almış yetkin ve donanımlı elemanlar yetiştirmeye
başlamıştır.

52 EKONOMİDE SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME